Özgeçmiş

1955 İzmir doğumlu olan Feyhan Yaşar, İzmir Amerikan Kız Koleji 1974 ve Boğaziçi Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi 1978 mezunudur. 9 Eylül Üniversitesinde İktisat Anabilim dalında (1996), yüksek lisans yapmıştır. İngilizce ve Fransızca bilmektedir.

Çalışma hayatına 1978 yılında DYO Boya Fabrikalarında Endüstriyel İlişkiler Uzmanı olarak başlayan Yaşar, İnsan Kaynakları Yönetimi üzerine özel ihtisas yapmıştır. Daha sonra YAŞAR Holding’de İnsan Kaynakları Koordinatörlüğü, Turizm Koordinatörlüğü ve Topluluğa bağlı şirketlerin yönetiminde Başkan Yardımcılığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini üstlenmiştir. 1997 – 2003 yılları arasında Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapan Feyhan Yaşar 2004 – 2009 yılları arasında ise Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapmıştır. 2009 yılından bu yana ise Hedef A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi ve HDF FZCO Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapmaktadır.

Feyhan Yaşar, American – Turkish Council Yönetim Kurulu Üyesi (ATC), World Economic Forum (WEF) Üyesi, Gıda Bankacılığı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi, Setbir Üyesi, TOBB – Türkiye İçecek Sanayi Meclis Başkanı, DEİK Üyesi ve Türk – Danimarka İş Konseyi Başkanı’dır.

Ayrıca, Sağlık Eğitim Vakfı, Boğaziçi Üniversitesi Vakf Üyesi ve BRM Derneği Danışma Konseyi Üyesi’dir.

Gençlere Mektup

GENÇLERE MEKTUBUM

Türkiye’nin her konuda ve her alanda genç liderlere ihtiyacı var.

Aşağıdaki mektubu çalıştıkları konularda lider olmak isteyen tüm gençlerimize hitaben yazıyorum:

 

Sevgili Gençler,

İş hayatında başarılı olmak için; önce çalışmayı sonra da yaptığınız işi sevmeniz ve benimsemeniz gerekiyor.

Sorumluluk alabilmek, sorumluluklara ciddiyetle yaklaşmak, fikirlere açık olmak, işinin takipçisi olmak, kendini geliştirmek, takım çalışması yapabilmek çok önemli meziyetlerdir. 2000’li yıllarda eğitim ve becerilerin üstlenilen işe uygun olması da çok önemlidir. Kişinin kendini tanıması, kendine hedefler çizmesi ve o hedefler doğrultusunda becerilerini geliştirmesi gerekir. Tabii ki iyi bir eğitim ve küreselleşen dünyamızda yabancı dil bilmek hep başarıya giden yolda bizlere kapıları açacak anahtarlardır. Ancak başarılı olmak için bunlar yeterli değildir.

Hayatı dengelemek, kişi olarak mutlu, iş ve özel hayatında ne istediğini bilen, amaç ve prensipleri olan bireyler olmak gerekir. Huzurlu ve mutlu bir aile hayatı, dengeli bir sosyal yaşantı; iş hayatında başarılı olmak için şarttır. Kişinin sürekli kendini yenilemesi ve geliştirmesi için bol bol okuması, fikir alışverişinde bulunması gelişen teknolojileri takip etmesi gereklidir. Günümüzde artık başarılı yönetici sadece çok çalışan yönetici değildir. Takım çalışması yapabilen, kendi gelişimine vakit ayırabilen, tecrübelerini öğretebilen, işi delege etmesini de bilen yöneticilerdir.

Başarılı bir yönetici, fikirlerde istikrarlı, sebatkar, yenilikçi, azimli ve takipçidir.

Sivil toplum örgütlerinde faaliyet göstermek, kişinin kendisine, çevresine, ailesine, iş arkadaşlarına da değer vermesi demektir. Toplumu ve doğayı sevmek, gözlem yapmak, araştırıcı olmak gerekir. Kendine yatırım yapan ve geliştiren, yaptığı işi benimseyen ve seven, yaptığı işe ve çalıştığı kuruma, ülkeye saygı duyan yöneticiler daima lider olma yolunda ilerleyenlerdir.

Sevgilerimle,
FEYHAN YAŞAR

Kulağınıza Küpe Olsun

KISSADAN HİSSE

Kıssadan Hisse çıkartabilirsiniz diye başımdan geçen öğretici bir tecrübemi aşağıda sizlerle paylaşıyorum:

Sevgili Gençler,

Üniversiteden mezun olur olmaz Dyo Boya Fabrikasında Endüstriyel İlişkiler Uzmanı olarak işe başladım. Yeni mezun ve yaşımın verdiği idealist görüşle, fabrika ortamına ve iş arkadaşlarıma alışmam kolay olmadı. Uzun yıllar orada çalışmış, yöneticiler ile okuldan yeni çıkmış personelin birlikte uyum içinde çalışması bir süre alır.

İlk izlenimlerim ve yaşadığım ilk tecrübeler beni çok etkilemiştir. Bunlardan biri benden daha büyük ve tecrübeli yöneticilerle birlikte çalışmak onların beni ve yetkinliklerimi tanımasını sağlamak olmuştur. Bu yönde edindiğim öğretici tecrübemi; karşılıklı sevgi ve saygı, güven oluşturma, yardımcı olma, bilgi paylaşma, takım ruhunu hissettirme gibi bazı becerilerin kullanılması olarak açıklayabilirim. Ulaşılabilir olmak, dinleyebilmek, eleştirileri tebessümle karşılamak ve açık sözlü olmak bana her zaman yardımcı olmuştur. İnsanları şahıs olarak değil, yaptıkları ve taşıdıkları sorumluluklar açısından değerlendirmek, gerekir fikrindeyim.

Birde çok önemli olduğunu düşündüğüm eğitim konusuna değinmek istiyorum. Çeşitli vesilelerle katıldığım eğitimler ve konferanslar bana çalışma hayatında yöneticilerin de sürekli eğitim alarak kendilerini geliştirmesi gerektiği fikrini verdi. Her kademe yönetici için eğitim ve geliştirme çalışmalarının gerekli olduğuna inanan bir kişi olarak; yurt dışında gördüğüm eğitim modellerini çalıştığım kuruma uygulamayı hedefledim. Şimdi geriye dönüp bakınca halen uygulamakta olduğumuz Yönetici Geliştirme Seminerleri’nin yöneticilerimizi pozitif yönde etkilediğini görüyorum. Gururla söyleyebilirim ki, 1980’li yılların başında başlatmış olduğumuz eğitimler 2000’li yıllarda da devam etmektedir.

 

ZORLKUKLARI YENMEK

Genç Yöneticiler, Hayatta karşılaştığım en önemli zorlukları ve bu zorlukların üstesinden gelmek için yaptığım işleri ve uğraşları aşağıda sizinle paylaşmak istiyorum:

Sevgili Yöneticiler,

25 yıldır çalışma hayatı içinde olan bir kişi olarak yönetim felsefemi sizlerle paylaşmak istiyorum. İş hayatında önemli zorlukların üstesinden gelmek için yönetim becerilerinin en iyi şekilde kullanılması gerektiğine inanıyorum. Yönetim becerilerini iyi kullanan liderler sorunlarında üstesinden kolaylıkla gelirler. Büyük bir organizasyonda işe başlamak ve yoğun rekabet ortamında belirli bir pozisyona gelmek oldukça uzun ve zor bir yolculuktur. Öncelikle o yapıyı izlemek, gözlem yapmak gerekir. Kurumu tanımak, kurumdaki organizasyonu işleyişini öğrenmek önemlidir. Her başarılı kurumun bir işleyiş tarzı vardır. Verimli sonuçlar almak, ileride doğru kararlar verebilmek için kurum kültürünü anlamak ve kurumun nihai amaçlarını bilmek gerekir. Her kurumda; görev, yetki ve sorumluluklar iyi tanımlanmalı ve oturtulmalıdır. İş hayatında beşeri ilişkiler ve iletişim her kademede görev yapan ve özellikle yöneciler için çok önemlidir.

Çalışma arkadaşları ile bilgiyi paylaşmak ve iyi iletişim kurabilmek işin birinci kuralıdır. Ekip çalışmasına inanmak, iş delege edebilmek, sonrasını takip etmek başarılı sonuçları iş arkadaşları ile paylaşmak; önümüze çıkabilecek zorluklarda bize hep yardımcı olacaktır. İyi lider; her kademede çalışanını konuların içine alabilen, yeniliklere açık, tecrübelerini paylaşan ve çevresindeki başarılardan pozitif motivasyon alan kişidir.

İş hayatında yukarı noktalara doğru çıktıkça sorumluluklar artar ve bunun neticesinde pek çok zorluk, problem ile karşılaşılır. İyi bir lider problem çözmede hızlı ve etkindir, kararlı adımlar atar. Prensiplerden ödün vermeden işinin takipçisi olmak, yeni fikirlere açık ve ekip ruhu ile hareket etmek benim daima en güçlü silahım olmuştur. Zaten başarıları paylaşmayı ve hatalardan ders çıkarmayı bilmek bir lider için en önemli nitelikler arasındadır.

Sevilen lider kurumda uyum yaratan ve dengeleri koruyan liderdir. Bir kurumda liderin yarattığı uyum; pozitif motivasyonu ve kurumun başarısını arttırır.

Sonuç olarak; zorluklar ancak bir bütün olarak hareket edebilen kurumları yaratan liderler tarafından yönetilirler. Ve bu liderler daima başarılarına başarı katarlar.