Lucien Arkas, 1945 yılında İzmir’de dünyaya geldi.
İzmir St. Joseph Fransız Lisesi’nden mezun oldu. Dedesi Gabriel J.B. Arcas’ın 1902 yılında ithalatçı firma olarak kurduğu Arkas’ın başına 1964 yılında 19 yaşındayken geçti.
Bugün deniz taşımacılığı ve lojistik sektöründe Türkiye’nin lider firmalarından biri haline gelen Arkas Holding’in Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yapan Lucien Arkas, Türk-Avusturya ekonomik ilişkilerine yaptığı katkılar ve hizmetler nedeniyle Avusturya Cumhuriyeti Büyük Gümüş Hizmet Nişanı, kültür ve eğitim koruyuculuğu konusunda gösterdiği çalışmalarla Fransız Ordre National du Merite Nişanı, Fransa Légion d’Honneur Ulusal Liyakat Nişanı ve İtalya Cumhuriyeti Şövalyelik Nişanı’na layık görüldü.
Günaydınlar,
Ben Lucien Arkas.
Sizlere birkaç cümle söylemek isterim. Birincisi, hayata atıldığınızda ilk başta hayal etmek ile başlayın. Hayalinizi gerçekleştirmek için ise, odaklanın ona. Çok çalışıp, telaş etmeden, hemen hedefe varılacağını düşünmeden uzun bir yolun başında olduğunuz bilin. Çünkü hedef her zaman yanınızda olamayabilir. Moralinizi bozmayın. Kimse çok kısa zamanda hedefe varmadı. Çok kısa zamanda elde edilen şeyler, kısa ömürlü oluyor. Daha derin kökü olan ağaçlar daha uzun yaşar. Bütün fırtınalara daha dayanıklıdır. Unutmayın.
Herkesin aksiliği olur hayatta. Derler ki “Ateş düştüğü yeri yakar”. Sadece sizde problem oluyor sanmayın, herkesin problemleri oluyor. Onları aşarsınız. Moralinizi bozmayın. Yolunuza devam edin.
Günaydın çocuklar,
Ben Lucien Arkas.
Etik denilince ilk başta dürüstlük. Ama dürüstlük nedir?
Bir kere yalandan vazgeçin. Çünkü bir yalan, başka bir yalanı getirir. Sonunda hangi yalanı söylediğinizi hatırlamazsınız. Onunda listesini tutacak haliniz yok, kendinize ters düşmemeniz için. Onu unutun. Doğruları söylemek. Bir takım kurallarınızı bozmayın. Başkası bozuyorsa ona hiç yüz vermeyin. Yanlıştır o. Şirketteki kurallarınızı, kendi iç kurallarınızı hiç ödün vermeden devam edin.
Kötü huylarınız varsa, insan huysuz yaşamaz, iyi huylarla değiştirin. Hiç olmazsa mutlu olursunuz. Çünkü alışkanlıklardan öte gidemez insan.
Kendi içinizle barışık olun, kendi vicdanınızla barışık olun yeter.
Mutlu olursunuz böylece.